24 Mayıs 2011 Salı

One Piece: Ah O Gemide Ben de Olsaydım!

Oldum olası One Piece’e başlamaktan korkmuşumdur. Malum kendisi  400 küsür bölümlük bir anime serisi. E bizimkisi de can, ömür dayanmaz. “Şimdi başlasam anca 1 senede yetişirim yeni bölümlere.” diye diye kendimi hep uzak tutmaya çalıştım One Piece’den.  Animeyi seven insanlarla ilişkimi kestim, internette One Piece’le ilgili sayfaları engelledim, konusu açılan ortamlarda ölü taklidi yaptım, adam tutup etrafımda One Piece’in adını ananları dövdürttüm. O da yetmedi Eiichiro Oda’ya tehdit mektupları yolladım. =) Böyle böyle bunca zaman kendimi korudum One Piece illetinden. Ama gün geldi uçsuz bucaksız bir buhran dönemine girdim ve yeni bir şeylere başlama arayışıyla beraber kendimi One Piece’in kollarında buluverdim.
 Bu kadar popüler olmasından kelli tahmin ediyordum güzel ve eğlenceli bir anime olduğunu ama benim bu kadar sevebileceğim hiç aklıma gelmemişti.  Bir kere Luffy başlı başına bir kavram One Piece’de. Bir anime klasiği olarak sürekli yemek düşünen, hayvani güçlü, her daim geyik kafası yaşayan saf salak bir ana karakter olmasına rağmen başka bir şey var Luffy’de.  Bu kadar sevimli olunur mu kardeşim! İnsanın mıncık mıncık edip, yakalayıp azını yüzünü, kolunu bacağını çekiştiresi geliyor.  Bu eşek yüzünden durup durup “Gomu Gomu Nooo!” diye haykırıyorum.  Ben de evimde bir Luffy istiyorum!
75 bölüm devirdim One Piece’de bende sürekli bir denize açılma arzusu, bir macera isteği, bir kaizoku tavırları görülmeye başlandı. =) Sanki Going Merry’de yaşıyorum. One Piece iyi hoş da tek problemimiz Nami. Nami’ye bir türlü ısınamadım. Genelde animelerde kadın karakterlere karşı böyle bir tutum içindeyim nedense. Tıpkı Sakura, Orihime ya da Misa -bu liste uzar gider- gibi Nami de son derece itici geldi bana, sevemedim şimdilik belki ilerde gözüme girer bakacağız artık mukadderat. =)
Sonuç itibariyle bu maratona daldık bir kere. Önümde uzunca bir yol var. Bu One Piece hazinesi kolay kolay bulunmaz belli. 500 bölümde ne karakterler gelir geçer. Senden daha gudubetleri gelecektir elbet Nami ,üzülme.=)


Nami: Ay, n’olur Intergalactic rica ediyorum beni sev yani!

6 yorum:

  1. ne zaman one piece'e başlayan birini görsem böyle bir sevgi pıtırcığına dönüşüyorum. hele ki o kişi luffy'yi sevip namiden hoşlanmıyorsa ki bu mantıklı olan.
    izlemeye zaten devam edeceksin bırakılabilecek bir şey değil çünkü one piece.
    komikliğine, kurgusuna ama en çok da birbirinden şahsına münhasır karakterleri ile her zaman kalbimde bir numara olacaktır.
    bence spoiler almadan devam etmeye çalış çünkü gerçekten de çok acayip şeyler seni bekliyor hatta iyi bir çocuk olabilirsen belki bir gün namiyi bile sevebilirsin

    YanıtlaSil
  2. Evet aynen katılıyorum bırakılacak gibi değil bağımlı oldum ^^

    Ama Nami konusunda sever miyim çok şüpheliyim :p

    Nico Robin var daha katılmadı aralarına ama pek güzel hatun onu tanımadan sevdim gibi bakıcaz nasıl bir şey çıkacak :p

    Dediğin gibi spoiler'lardan kaçmalıyım ^^

    YanıtlaSil
  3. güzel olmuş naminin ithafı hahaha

    YanıtlaSil
  4. Kubo`ya mektuplar serisine devam edersen sevinirim. Aylardır yeni yazını bekliyordum, en sonunda bookmarklardan silmiştim. Bugün her ne hikmetse aklıma geldi. Umarım bleach yazılarına devam edersin. Malum yeni arc da başladı. En azından manga olarak...

    YanıtlaSil
  5. Çok yakında Kubo'ya mektuplar yazmaya geri dönüyorum!!

    Bayadır takip edemiyordum mangayı o yüzden yazamadım günceli yakalayınca geri dönücem mektuplarıma ^^

    YanıtlaSil